sivri dişlerim var şimdi
kendine güvenen
sivri pençelerim var şimdi
sizi yok edebilen
hassas yaralarım var şimdi
soluğunuzda bile incinen
duyuyor kulaklarım
küfürlerinizi
açıyorum kanatlarımı
rüzgarı bana veren geceye
saldırıyor bedenime
umutsuz haykırışlar
istemiyorum sizi
istemediğimden beni
uçuyorum
sert rüzgara karşı
kopan kanatlarıma bakıyorum
asla göremediğim bir hayalle ben kayboluyorum
savaşıyorum
tek eksiğim kalkanım, kılıcım ve kanım
duyuyorsunuz beni
belkide görüyor....
asla var olmadım ki
olmadığımdan değil
olduramadığınızdan...
sonkez bakıyorum düşen kanatlarıma
üstümdeler şimdi
sonkez bakıyorum hayata
belkide hiç bakmadım ki
kanatlarım kayboluyor...
elimde bir kalkan doğuyor
ve bir de kılıç
düşen bedenime son haykırış
kanımla renklenen gece
hayallerime aldanan
bencilliğin oluyor....
kaybolduğuma inandığım
kaybeden kırpıntılarla
değil
artık kanatsız bir şovalye olarak,
savaşıyor bu beden
bembeyaz bir odada kolları bağlı
dört duvar arasında....